MÜSLÜMANLAR BİRLEŞİN

MÜSLÜMANLAR BİRLEŞİN

Günümüzde teknik imkânlar gelişti, haberleşme hızlandı; bu oranda da zihinler bulandı. Bundan dolayı da olaylardan etkileniyoruz, zihinler karmakarışık, sağlığımız bozulmuştur, huzurumuz kaçmıştır. Emniyetimiz yoktur. Asayiş bozulmuştur.

Âletler haberleri anında bize ulaştırıyor. Bu oranda da insanlar birbirlerinden uzaklaşıyor. Ahlaklar bozuluyor. İffetler yok oluyor. Aileler yıkılıyor. Mukaddesat helak oluyor.

Bu imkânlar Müslümanların eline geçmezse dünyada Müslüman diye bir ümmet kalmayacak; dünya eşeklerin tepindiği bir arena (katliam yeri) haline gelecek.

Baksanıza dünya domuzlara katillere, canilere, cahillere, kâfirlere kaldı.

Müslümanlar:

Kendi Birleşmiş Milletlerini kurmazlarsa

Kendi paralarını koymazlarsa,

Kendi pazarlarını kurmazlarsa eriyip gidecekler.

Kâfirler dünyada bir tek Müslüman bırakmamayı hedef seçtiler. Bu hedefe ulaşmak için adımlarını atıyorlar.

Peki, bu işin sonu ne olacak?

Bu sorunun cevabını Kur’an-ı Kerim veriyor. Buyruluyor ki:

“Şu kâfirleri iyi tanıyın. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Eğer sizler de birbirlerinizin dostu olmazsanız yeryüzünden fitne ve bozgunculuk alır başını gider.”

(Enfal Suresi, 73)

Allah (c.c.) bu ayetle kâfirleri tanıtıyor. “Mekân ve zaman ayırmadan kâfirler birbirlerinin dostudurlar” diyor.

Birleşmiş Milletleri

NATO'yu,

Ortak pazarı falanı niye kurmuşlar? Dünyada Müslümanları yok etmek için birleşmişler. Bunlar hiç Müslümanların haklarını korurlar mı? “KORUMAZLAR” diyor Allah (c.c.)

Birleşmiş Milletler Müslümanların lehine hiçbir karar almadı. Bütün ülkelerde Müslüman kanı akıyor; kimsede gık yok.

Müslümanlar olarak kâfirlere sığınmak yok. Kâfirin insafına bakarsanız insafsızların ayakları altında inlemekten kurtulamazsınız. Allah (c.c.) böyle bildiriyor. “Onlar birbirlerinin dostudurlar, sizin dostunuz olamazlar.”

Dün Bosna-Hersek, bugün Filistin’de Gazze ve bütün ülkelerde kâfirler ölüm yağdırıyorlar. Bir kısım Müslümanlar:

Birleşmiş Milletler niçin Müslümanların haklarını korumuyor? diyorlar.

Kâfirler korumaması lazım. Korumuyor. Korursa Kur’an-ı Kerim yalan olur, buna da imkân yoktur.

Müslümanların tek çaresi vardır:

Kur’an-ı Kerim’i kabul etmek. Evet, kitap olarak kabul ediyorlar, nizam olarak Müslümanlar Kur’an-ı Kerim’i kabul etmiyor.

Gayr-i Müslimlerin en büyük rakibi İslam’dır. Çünkü her şeyleri İslam’ın reddettiği sistem üzerine kurulmuştur.

Bizdeki geri zekâlılar:

“Müslüman-Hıristiyan savaşı çıkmasın” diyorlar.

Çıkmış da geçmiş bile. Dünyada Müslüman kanının akmadığı ülke yok.

Avrupa’nın “İnsan Hakları” sözlerinin altında “Hıristiyan, Siyonist hakları” savunması var.

Siyonistler ve Batılılar Müslümanlara hayvan hakları kadar kıymet vermiyor. Bunu Siyonistlerin Gazze’ye saldırılarında çok net gördük/görüyoruz.

Bunun sonu ne olacak?

Ayet bunu da cevaplıyor:

“… Siz de birbirinizin dostu olmazsanız yeryüzünde fitne ve bozgunculuk kasar kavurur.” (Enfal Suresi, 73)

Müslümanlar da birleşip Birleşmiş Milletleri’ni kurmazlarsa, kendi ortak pazarlarını meydana getirmezlerse, Güvenlik Konseyi’ni kurmazlarsa; onlar hangi teşkilatını kurmuşlarsa Müslümanlar da aynısını kurmazlarsa yeryüzünde önü alınmaz fitneler ve savaşlar çıkacak. Bütün dünyada savaşlarla Müslümanların kanını emiyorlar.

İsrail’in Gazze’ye saldırıları ve ehl-i küfrün birlikteliği sebebiyle Müslümanların şimdilerde birlikteliğinin tam zamanıdır. Bu fırsatı iyi değerlendirelim.