BÜYÜK FOTOĞRAFI GÖRDÜĞÜMÜZ ZAMAN OKUYORUZ BİZ BUNU.
1. Işid'le savaş başlayacaktı. O da halife çünkü.
2. İran'a savaş açılacaktı. İsrail'in yapmak istediği
her şey İran'a yaptırılacaktı. İran devreye sokulacaktı.
3. İdam cezası geri getirilecekti. Türkiye'de iş
görebilecek, toplumu derleyip toparlayabilecek, aklı başında kim varsa hepsi
darağacına gönderilecekti.
**Gülen bana "inşallah birgün bütün bu İslami
cemaatler de bize dehalet edecektir (bağlanacak)" dedi.
Bunu da masum bir talep görüyorsun. Çünkü yaptığı şey
çok güzel. Okullar açıyorsun, yurtlar açıyorsun, yurtdışında eğitim
faaliyetleri sürdürüyorsun falan. "Küçük küçük parça parça şeyler
yapılacağına, bu geniş havuzda faaliyetler yürütülsün." Bu masum bir
hedeftir. Doğrudur demiyorum, ama cemaat mantığı içinde bunu anlamak mümkündür.
Ancak, "herkes yok olsun, sadece ben var
olayım" düşüncesi... Bu düşünce neden?
*** Cemaat, yok etmek üzere bütün cemaatlere sızdı. Gülen Hareketi, bütün cemaatlere sızma operasyonunu çok önceden
başlatmıştır. Bu sızma operasyonları, neticede o cemaatleri ele geçirme ve
bitirme operasyonudur. Bitirmek için oraya sızılıyor. Başka gaye ve hedef de
yoktur. Soru şu; bunu bir cemaat gayretiyle mi yapıyorsun, yoksa ayrı bir
misyonla mı yapıyorsun?
Ama meseleyi, bütün İslami hareketleri sıfırlama
noktasına çektiğin zaman iş değişir. O zaman burada olmayan, olmaması gereken,
dıştan dayatma bir misyon söz konusu.
1 ) Fetullah Gülen İngiltere, Amerika ve İsrail ile
3'lü ittifakın kurmak istedi. Hilafetin halifesi
olarak düşünüldü. Eğer 17 Aralık başarılı olsaydı, Gülen Türkiye'ye halife
olarak gelecekti.
Eskiden beri İngiltere'nin bir hilafet projesi var.
Buna Amerika ve İsrail de eklendi. Üçlü ittifak bir hilafet projesi
geliştiriyor. Peki bu hilafet projesini gerçekleştirmek istemelerinin sebebi
ne?
2 ) Gülen Türkiye'ye dönüşünden sonra kendiside halife
olarak IŞİD'le ve İran'la savaşa girilecekti.
3 ) Erdoğan dahil aklı başında kim varsa hepsi idam
edilecekti.
BU 3'LÜ İTTİFAKIN AMACI HİLAFETE "ERKEN
DOĞUM" YAPTIRMAKTI : BİR İNGİLTERE, BİR
AMERİKA, BİR İSRAİL NEDEN BENİM İSLAM'LA İDARE EDİLDİĞİM BİR ÜLKE TALEP ETSİN?
BU ÜLKELER İSLAM'IN DÜŞMANI.
İslam'ın kendisinden kaynaklanan o güç yükselirse
zaten öyle bir netice ortaya çıkabilir. İşte, kendi fıtri seyri içindeki
yükseliş bu neticeye varmasın, başarılı olmasın diye, erken doğumla hasıl
olacak bir hilafet projesi gerçekleştiriliyor.
GÜLEN'DE BU HİLAFET DÜŞÜNCESİ VAR. Halife olma tutkusu
var. Bu teklif üçlü ittifak tarafından sıradan bir insana teklif edilmiyor
zaten.
Şimdi, bu yapı itibariyle varılmak istenen neticeyi,
biz İslami mantıkla düşününce doğru buluyoruz. Bir müslüman olarak bir ülkenin
İslam'la idare edilmesini ben de isterim. Fakat bunu yapay bir şekilde,
dışarıdaki insanların teşviği ve yardımıyla yaparsan burada bir soru işareti
ortaya çıkar.
"ALLAH BİZİ ÇOK BÜYÜK BİR BELADAN KURTARDI"
Bu açıdan, Cenab-ı Hak bizleri çok çok büyük bir
musibetten kurtardı. Çok büyük bir beladan kurtardı. Gülen buna istidad olarak
hazır olmasaydı, zaten o tercih edilmezdi.
İkinci bir mesele; Gülen'in bütün harekatına
baktığımızda, Cemaat içinde dahil, belli bir istidat törpülenmesinden geçmeyen
insanlar diskalifiye edilmiştir. Törpülenirse tamam. Kurumsal ilişkileri bir
kenara atın. Hüseyin Gülerce gibi arkadaşların Cemaat içinde bir karşılığı yok.
Cemaat ayrı bir şey.
İKİ TÜRLÜ ŞEY VARDIR: CEMAAT'İN GENEL YAPISI VE
CEMAAT'İ İDARE EDEN ÖRGÜT YAPISI. YANİ DERİN DEVLET.
Gülen'in dıştan söylediği mesajlar Cemaat'e mesajlar.
Orada söylediğinden dolayı harekatlar yapılmaz. Harekat emri onlara zaten
ayrıca emir olarak gelmiştir. Hiyerarşik yapı içinde emir gelir, gelmezse o
operasyonlar yapılmaz.
"GÜLEN KERAMET GÖSTERDİ" ALGISI NASIL
OLUŞTURULUYOR?
Gülen'in o emirleri önce dışarıdan tüm cemaate ve
kamuoyuna söylemesinde ise önemli iki amaç var. Birisi Cemaat tabanında "keramet
gösterdi" algısı oluşturmak, Cemaat dışındakilere ise "öngörü,
bildiği bir şey var" izlenimi vermek.
CEMAAT DEVLETE SIZDI AMA DEVLET DE CEMAATE SIZDI
Ben kendisini çoğu kez ikaz ettim. "Bilgi
kirlenmesine giriyorsunuz siz" dedim.
Bir başka nokta da; mesela "polis itirafçı
oldu" deniliyor. Hayır itirafçı değil. O devletin adamı.
Difüzyon var burda. Sen nasıl devlete girmeye çalışıyorsan, devlet de sana
giriyor. Herşey kontrolde.
GÜLEN'İN YANINDA EN AZ 3-5 TANE DEVLETİN ADAMI VAR,
ALDIĞI NEFES BİLE BİLİNİYOR
Ben yine söylüyorum. Bugün Fethullah Gülen'in yanında
en az üç beş tane devletin adamı var. Nefes alıp verdiği her şey biliniyor,
kaydediliyor. Hiç kendimizi kandırmayalım, aldatmayalım.
"EN MAHREM TOPLANTILARDA BİLE DERDİM Kİ..."
O yüzden ben toplantılarda hep şöyle derdim: Bu
toplantıları Milli Güvenlik Kurulu (MGK) önünde yapıyor gibi yapmayacaksak, yapmayalım
kardeşim. Biz ne yapıyoruz? En mahrem toplantılarda dediğim budur benim. Bizim
devletten saklanacak neyimiz olur? Ne yapıyoruz ki devletten saklıyoruz?
İşte bu yapı, daha sonra böyle bir noktaya çekildi.
Ben bu yapılanma içinde en son, en uç noktada bulundum. Gülen'den sonraki
ekibin içindeydim ben. Fakat, yapılan çalışmalara bakıyorum, MİT'ten olduğu
söylenen arkadaşlar var. Yine o 10 kişinin içinde onlar. Kimi neyden gizliyoruz
biz?
"DEVLET BİZİMLE GIRGIR GEÇMİŞ"
O açıdan eskiden beri bir difüzyon var zaten. Boşuna
birbirimizi kandırmayalım. Ben hep diyorum: Devlet bizimle gırgır geçmiş.
Gülen'in aranmaları, şunlar bunlar... Sonradan çıktı hep ortaya. "6 sene
arandı" dediğiniz adam, aranmamış meğer. Kendileri söylediler: Yok biz
seni aramıyoruz dediler.
Bu hareketi basite indirgememek lazım, ama üstesinden
gelinemez bir hareket olarak da görmemek lazım.
Bir dönem Fethullah Gülen'in en yakınında bulunmuş,
Daha sonra Cemaat'ten ayrılmış olan
LATİF ERDOĞAN / A Haber
Cenab-ı Hak bizleri çok çok büyük bir musibetten kurtardı.
Çok büyük bir beladan kurtardı. ALLAHA ne kadar şükür etsek azdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder